Ak Akçe Kara Gün İçindir 

Bir makalenin kaleme alınması buğday tanelerinin tarlaya ekiminden sulanıp gübrelenmesine ilaçlanıp harman edilmesine değirmenden fırına oradan bakkala gelinceye kadar geçirdiği bir serüvene benzer.

Siyonist İsrail ile Hamas arasında imzalanan sözde ateşkes ve barış anlaşmasına kadar akla karayı seçtik. Gazze’de devam eden katliam Müslümanlara küfrün tek millet olduğunu hatırlattı. Bize vatan özelinde bir avuç toprağın kıymetini, bağımsızlığın ve devlet olmanın önemini, hak- batıl mücadelesindeki safımızı öğretti. Derimizin rengi ne olursa olsun aslımızın kara toprak olacağını ve kimsenin kara kaderden kaçamayacağını gösterdi.

Allah (cc) hikmeti gereği her şeyi zıddı ile yaratmıştır. Gök kuşağını oluşturan renkler içindeki siyah ve beyaz gibi. Siyah kelimesi Farsça kara sıfatı ise Türkçedir. Arapça ’da rüzgârsız, sıcak ve bunaltıcı havaya ak denir. Ak kelimesi birçok coğrafi varlığın, beldenin, eserin, insanın, hayvanın ve kurumun kitabesinde ek/ özel isim, marka, tabela ve soyadı olmuştur. Mesela; Akdeniz, Akpınar, Aksaray, Akşehir, Akhisar, Akseki, Akdağ, Aktaş, Aktepe, Akyazı, Akçay, Ak Köprü, Ak Cami, Ak Medrese, Akbaba Tekkesi, Ak Manastır, Akhan, Akça Koca, Akşemseddin, Akkoç, Akkuş, Aksungur, Aksüt, Aktay, Akyol, Aksoy gibi.

Akağa ve Karaağa ise Çelebi Sultan Mehmed döneminden itibaren Osmanlı Sarayı Harem Dairesinde valide sultanlara, padişah hanımlarına ve Enderun’da eğitim gören hükümdar çocuklarına/ şehzadelere hizmet eden hadımağalarının unvanıdır. Habeşli Mehmet, Bosnalı Mustafa, Malatyalı İsmail, Moralı Beşir Ağa bunlardan bazılarıdır. Haremağaları Osmanlı Devleti’nin sırrına ve aile mahremiyetine kadem basmış önemli şahsiyetlerdir. Bu kişiler bazan görülen lüzum üzerine görevden azledilip Mısır’a, Şam’a ve Hicaz’a gönderilmiş, bazen de ihanet sebebiyle/ bahanesiyle Kıbrıs, Gelibolu ve Limni’ye sürgün edilmişlerdir. Kara bahtlı bu insanların neden hadım ve sürgün edildikleri anlaşılır gibi değildir.

Kara kelimesi Uygur lehçesinde hakanlar için yükseklik ve yücelik anlamında kullanılan bir unvandır. Bektaşiliğin bir kolu olan siyah sarıklı dervişlere karabaş denir. Karagöz, geleneksel gölge ve orta oyun sanatının kahramanı Hacivat’ın dostudur. Kara kelimesi de birçok coğrafi varlık, belde, insan, hayvan, tarihi eser, kurum ve devletler için birleşik isim ve tabela olmuştur. Mesela; Karadeniz, Karapınar, Karasu, Afyonkarahisar, Karaman, Karabük, Karabağ, Karadağ, Karayazı, Karatepe, Karataş, Karasakal, Karatay, Karabekir, Karaoğlan, Karacaoğlan, Karakoç, Karakuş, Karamanoğulları, Karahanlılar, Karataylılar, Karacabey, Karaca Ahmed ve Mezarlığı gibi.

Osmanlı Sultanı Kara Murad, Şeyhülislam Kara Halil Efendi, Sadrazam Merzifonlu Kara Mustafa Paşa ve Çandarlı Kara Halil Paşa, Gülşehirli Kara Vezir Paşa, Delail-i Hayrat isimli eseri şerh eden Kara Davud, divan şairi Kara Fazlı, Kanuni dönemi ser nakkaşı Kara Memi önemli şahsiyetlerdir.

Adamın, bayrağın, arabanın, bastonun, camın ve eşyanın beyazı olur lakin yalanın beyazı olmaz. Yalan her yerde yalan talan her zaman talandır. Kara tren gecikir belki hiç gelmez amma kara haber tez ulaşır. Beyaz herkesi güzel gösterir lakin siyah sadece güzeli güzel gösterir. Bu sebeple güzelin gerçek rengi siyahtır. Mecnunu hasta eden Leyla gece karanlığında bile güzelliği fark edilen dilberdir. Kâbe’nin örtüsü kara, açtı yüreğime yara. Bulunmaz derdime çare, yaralıyım yaralı.

Gelinlik, cübbe, sarık ve kefen beyazdır leke götürmez. Bir Nigâr’ın gözünün akının siyahından büyük olması aşığına hurileri hatırlatır. Gömleğin, perdenin ve çarşafın beyazı makbuldür lakin kara kaplı kitabın sözleri başkadır. Kurrabaşı Tecvid Kitabına “Karabaş Tecvidi” denilmesi ulemaya sürülmüş galatı meşhur kara bir lekedir. Ülkemizde kara/man adamların güya irtica ile mücadele için dillerine dolayıp pelesenk edindikleri kara kitap, kara çarşaf ve kara peçe lafları kara günde tutulan kara defterdeki kara listeye alınan Müslümanları karalama kampanyasıdır.

Üzüm üzüme baba baka kararır. Şarabın ve zehirin beyazı olmaz hepsi de karadır/haramdır. Beyaz üzümün sirkesi ve pekmezi makbuldür amma çekirdekli kara üzümün kansere şifadır. Kara üzüm habbesi le le le canım. Gönlüm herkesi sevmez esmersen güzelsin. Koyunun, etin, sütün, peynirin, karın, buzun beyazı mühimdir amma kara toprağın sadakati başkadır. Pırlantanın, akçenin, gümüşün, madenin, masanın ve mermerin beyazı makbuldür lakin kara elmasın değeri başkadır. Hele hele Hacer-ül esved’in gönüllerde müstesna bir yeri vardır.

İnsanoğlu her günah işlediğinde kalbinde siyah bir nokta/benek oluşur. Zamanla kalp kararır ve hakikati görmez olur. İmam Gazali manevi kalp hastalıklarının İslam Dininde yasaklanan haram sözler ve fiillerden kaynaklandığını yazar. Hak aşığı Yunus Emre “eğri cismin gölgesi eğri olur” sözüyle münkir bir kişiden güzel ahlak örneklerinin görülemeyeceğine işaret eder.

Ak akçe kara gün içindir. Un şeker ve tuz olarak bilinen üç beyaza dikkat etmek gerekir. Bir kişinin ak dediğine kara dememesi inadına işaret eder. Ak gün ağartır kara gün karartır. Ak koyunu gören içi dolu yağ sanır. Ak koyunun kara kuzusu da olur. Ak koyun kara koyun geçit başında belli olur. Hesap günü ak koyun kara koyundan alacağını alır. Ak koyun ak bacağından, kara koyun kara bacağından asılır. Tarihte bir dönem Akkoyunlular ve Karakoyunlular saltanat uğruna mera ve taht için kavga etmiştir. Karaman koyununun oyunu filmin sonunda açığa çıkmıştır. Unutmayalım; Ak Orda Hanlığı bir Türk Moğol devletidir.

Ak köpeğin pamuk pazarına zararı olur. Kara sakallar da bir gün değirmene girmiş gibi aksakal oluverir. “Sakalın ağarsın ak günler göresin evladım!”  dileği güzel bir duadır. Yüzün, gözün ve ciğerin akı meşhurdur lakin karaciğerin önemi başkadır. Aşk, sevgi, muhabbet ve meveddet güzel amma kara sevda kalıcıdır. Kara Fatma’nın gönülden gözyaşları ile yazdığı vatan sevgisi dolu hatıra mektupları okumaya değer.

Mimar Sinan merhum zamana meydan okuyan eserlerini alçı ve kirece keçi sütü ve yumurta akı karıştırarak inşa etmiştir. Mahzun Şerif “İşte gidiyorum çeşm-i siyahım, önümüze dağlar sıralansa da. Sermayem derdimdir servetim ahım, Karardıkça bahtım karalansa da.” diye çalıp söylemiştir. Fizik ötesine ulaşamayanlar yedi kat göğün ötesini kara delik olarak tarif etmiştir.

Kanuni döneminde Akdeniz bizim gölümüzdü. Karadeniz de bizden sorulurdu. 12 ada bir yana yumurta tavası kadar adaya sahip çıkamayan nesil nasıl bir irtifa kaybettiğini artık anlamalıdır. İşte KKTC seçim sonuçları açıklandı. Vaziyet bize esmer yağız bir Karaoğlan, bir de dillere destan Karacaoğlan lazım. Bat/man der ki ben alayım, yiğit başına belayım. Hepsinden ben alayım, benden ala köçek var mı Hey? Federasyon da nedir Köçek?

İşimiz Karamanlis ve Karaborsaya kalmasın! Devlet ile aşşık atılmaz! Adanın gadasını alırız! Hele sor bakalım Ayşe’m! Yine tatile çıkar mıyız Rizeli Kara Paşam?

Yazar Hakkında

Hamdi ÖZ

22/10/2025, Geretsried-Gelting/Almanya